çakma |
< TTü çak- +mA |
|
çakmak |
<< ETü çakmak çakmak taşı < ETü çak- +(A)mAk |
|
çakoz |
< TTü çak- anlamak (argo) |
|
çakra |
~ Sans çakrá चक्र 1. tekerlek, çark, çömlekçi çarkı, 2. devre, döngü, 3. insan bedenindeki 6 mistik halkadan her biri << HAvr *kʷékʷlo-s tekerlek |
|
çakşır |
≈ Fa çaḳşūr/caχcīr bir tür şalvar, geniş pantolon |
|
çal |
ETü: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073] << ETü çal alaca, benekli 18.08.2017 |
|
çal|mak |
<< ETü çal- 1. (sesli olarak) vurmak, darp etmek, 2. ses etmek, 3. boya vurmak, alaca kılmak, harelemek |
|
çalak |
~ Fa çālāk چالاك canlı, atik, çevik ≈? OTü çalık kızgın |
|
çalgı |
<< OTü çalğu müzik aleti, saz < OTü çal- saz vurmak +gU |
|
çalı |
≈ TTü/ÇTü çalağan ısırgan, dikenli (bitki), azgın (köpek) < ETü çal- vurmak, çarpmak +I(g) |
|
çalık |
<< OTü-KT çalık 1. vurulmuş, darbe almış, 2. cin çarpmış, deli, 3. boyalı, alaca < ETü çal- vurmak +Uk |
|