çekül |
~ Ar şāḳul شاقل duvarcıların kullandığı ağırlık |
|
çel|mek |
<< TTü çal- vurmak |
|
çelebi |
< ETü çalab yüce kişi, efendi, rabb, rahip ~ Süry ṣəlab/ṣəlīb ܨܠܒ 1. haç, 2. (mec.) rabb, rahip |
|
çelenk |
<< TTü çelek/çelenk büyük ve gösterişli kuş tüyü, telek |
|
çelik |
<< OTü çelik 1. vurma, dövme, 2. dövülmüş demir ≈ OTü çalık dövme, dövülmüş < ETü çal- vurmak, dövmek +Uk |
|
çelim |
TTü: [ Asım Ef., Kamus-ı Muhit terc., 1800] ≈ TTü çalım → çalım Not: Önseste /ç/ etkisiyle sesli incelmesi görülür. Benzer sözcükler: çelimli, çelimsiz 24.09.2017 |
|
çeliş|mek |
< TTü çel- vurarak engel olmak +Iş- |
|
çello |
~ İng cello ~ İt violoncello [küç.] violone'nin küçüğü olan bir çalgı < İt violone viola'nın büyüğü olan bir çalgı |
|
çeltik |
~ Fa şaltūk/çaltūk شلتوك/چلتوك pirinç, kabuklu pirinç tanesi |
|
çembalo |
~ İt (clavi)cembalo klavyeli bir çalgı, klavsen << Lat cymbalum metal tepsi şeklinde vurmalı bir çalgı ~ EYun kýmbalon κύμβαλον a.a. < EYun kýmbē κύμβη kâse, tekne, kazan |
|
çember |
~ Fa/OFa çanbar چنبر halka, kasnak, kuşak, özellikle başa sarılan kuşak ≈ Fa çapar چپر a.a. |
|