çolak |
<< ETü çoluk sakat < ETü çol- parçalamak, sakatlamak +Uk ≈ ETü çal- vurmak, kesmek, koparmak |
|
çolpa |
~ Fa çōlpā چولپا sakar, beceriksiz § Fa çawl چول eğri + Fa pā پا ayak |
|
çolpan |
<< OTü çolpan Venüs gezegeni, Zühre < ? |
|
çoluk çocuk |
< TTü oluk çocuk < TTü ol- olmak, oluşmak, hasıl olmak |
|
çomak |
<< ETü çokmak/çomak sopa, topuz < ETü çōk-/çoġık- saldırmak, çullanmak +(A)mAk |
|
çomar |
TTü: "iri çoban köpeği" [ Evliya Çelebi, Seyahatname, 1665] << TTü çokmar 1. iri başlı tokmak, topuz, 2. iri başlı hayvan ~ Moğ çokimağ ağır ağaç tokmak, topuz < Moğ çoki- vurmak, darp etmek → çomak 29.10.2020 |
|
çopur |
≈ TTü çapar çilli, alacalı, çiçek bozuğu < TTü çap- çarpmak, lekelemek, alaca yapmak |
|
çorak |
~ OFa *şōrak tuzla, tuz gölü, tuz çölü < OFa çōr/şōr tuzlu |
|
çorap |
~ Ar cawrab/cūrāb جورب/جوراب [#crb] deri veya bez torba, yumuşak deriden iç ayak kılıfı ~ Aram gurbā/gərābā גרבא/גרבא a.a. ≈ Akad gurābu torba, kılıf, zarf |
|
çorba |
~ Fa şōrbā شوربا et suyu, et suyuyla yapılan nohut yemeği, karışık aş § Fa şōr شور 1. tuzlu, 2. bulanık, bulama + Fa bā با aş |
|
çorla|mak |
< Çing çor hırsız |
|