ağ1 |
Eski Türkçe aġ "tuzak" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe av "balık ve başka hayvan yakalamak" sözcüğü ile eş kökenli olabilir; ancak bu kesin değildir. |
|
ağ2 |
Eski Türkçe aġ veya aŋ "ayrım, ayrık, iki bacağın veya iki parmağın arası" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
ağa |
Moğolca aḳa "ağabey, saygı unvanı" sözcüğü ile eş kökenlidir. Moğolca sözcük Arapça aχ, aχī أخ "erkek kardeş, saygı hitabı" sözcüğünden alıntıdır. |
|
ağabey |
|
|
ağaç |
Eski Türkçe yıġaç "ağaç" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
ağar|mak |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) Kıpçakça: [ Ebu Hayyan, Kitabu'l-İdrak, 1312]aġardı & aḳardı: şāba [yaşlandı] & abyaḍḍa [beyazlaştı] Köken Orta Türkçe ağar- "beyazlaşmak, (mec.) ihtiyarlamak" fiilinden evrilmiştir. Türkçe fiil Eski Türkçe ak "beyaz" sözcüğünden Eski Türkçe +Ar- ekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için ak maddesine bakınız. Ek açıklama Renklerden fiil yapan +Ar- ekiyle. Karş. bozar-, göğer-, karar-, kızar-, morar-, sarar-, yeşer-. Benzer sözcükler ağartmak, ağartı, ağartıcı 28.03.2019 |
|
ağda |
Türkiye Türkçesi ˁaḳīde (şekeri) عقيدة "koyulaştırılmış pekmez" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
ağı |
Eski Türkçe aġu "zehir" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
ağıl |
Eski Türkçe aġıl "hayvan barınağı, çitle çevrili alan" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
ağır |
Eski Türkçe aġır "1. hafif zıddı, 2. pahalı, değerli" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
ağırla|mak |
Eski Türkçe aġırla- "onurlandırmak, izzet ve ikram etmek" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe aġır sözcüğünden Eski Türkçe +lA- ekiyle türetilmiştir. |
|