ağ2 |
<< ETü aġ/aŋ ayrım, ayrık, iki bacağın veya iki parmağın arası |
|
ağa |
≈ Moğ aḳa ağabey, saygı unvanı ~ Ar aχ, aχī أخ erkek kardeş, saygı hitabı |
|
ağabey |
|
|
ağaç |
<< ETü yıġaç ağaç |
|
ağar|mak |
<< OTü ağar- beyazlaşmak, (mec.) ihtiyarlamak < ETü ak beyaz +Ar- |
|
ağda |
[ Evliya Çelebi, Seyahatname, 1665] << TTü ˁaḳīde (şekeri) عقيدة koyulaştırılmış pekmez → akide Not: akide sözcüğünün telaffuz ve anlam değişikliğine uğramış varyantıdır. Benzer sözcükler: ağdalanmak, ağdalı 15.11.2019 |
|
ağı |
<< ETü aġu zehir |
|
ağıl |
<< ETü aġıl hayvan barınağı, çitle çevrili alan |
|
ağır |
<< ETü aġır 1. hafif zıddı, 2. pahalı, değerli |
|
ağırla|mak |
<< ETü aġırla- onurlandırmak, izzet ve ikram etmek < ETü aġır +lA- |
|
ağırşak |
<< ETü aġırşuk yün eğirmede kullanılan sarkaç << ETü *aġırsuk < ETü aġır +sUk |
|