alayiş |
~ Fa ālāyiş آلايش bulaşma, bulaşıklık, yozlaşma < Fa ālūdan, ālāy- آلودن, آلاى bulaşmak +iş |
|
alaz |
≈ TTü yalabız/yalaz alev, parıltı |
|
alazalik |
~ Ar ˁalā ḏāliki عَلَى ذٰلك bunun üzerine, bu yüzden |
|
albatros |
~ Fr albatros bir tür deniz kuşu ~ Port alcatraz balıkçıl kuşu, pelikan ~? Ar al-ġaṭṭās الغطّاس [#ġṭs faˁˁāl mesl.] dalgıç |
|
albay |
< TTü alay beyi |
|
albeni | ||
albız |
~ Ar iblīs إبليس şeytan |
|
albinos |
~ Fr albinos doğuştan saçları ak olan < Lat albus beyaz << HAvr *h₂elbʰ- (*albʰ-) a.a. |
|
albüm |
~ Fr album boş yapraklardan oluşan kitap, ciltli defter ~ Lat album [n.] beyaz şey, beyaz kâğıt, boş sayfa < Lat albus beyaz |
|
albümin |
~ Fr albumine yumurta akında bulunan bir protein << Lat albumen ak madde, yumurta akı < Lat albus beyaz +men |
|
alçak |
<< ETü alçak uysal, yumuşak, hakir, yavaş ≈ ETü-O aşak dağ dibi, aşağı |
|