bezik |
~ Fr bésique/bézique bir iskambil oyunu < ? |
|
bezir |
~ Ar bazr بزر [#bzr faˁl msd.] 1. tohum atma, saçma, 2. tohum |
|
bezirgân |
~ Fa bāzārgān بازارگان dükkâncı, tacir << OFa vāçāragān a.a. |
|
bezm |
~ Fa bazm بزم ziyafet meclisi (≈ Sans bhācana भाजन paylaşma, cömertlik etme, bolluk olma ) << HAvr *bʰh₂g-mn̥ (*bʰag-mn̥) paylaşma, özellikle ziyafet verme |
|
bezzaz |
~ Ar bazzāz بزّاز [#bzz faˁˁāl mesl.] kumaş tüccarı < Ar bazz بزّ kumaş |
|
bıcır |
"gıcırtı sesi" [ Ahmed Vefik Paşa, Lehce-ı Osmani, 1876] : onom kuş cıvıltısı, çocuk sesi Benzer sözcükler: bıcır bıcır, bıcırdamak, bıcırık 08.09.2017 |
|
bıcırık |
< onom bıcır çocuk gibi konuşma sesi +Uk |
|
bıçak |
<< ETü bıçak/biçek kesme aleti << ETü *bıçġak < ETü bıç- +(g)Ak |
|
bıçılgan |
<< ETü bıçılġan çatlak < ETü bıçıl- kesilmek, yarılmak +(g)An |
|
bıçkı |
<< ETü bıçġu kesme aleti < ETü bıç- +gU |
|
bıçkın |
< TTü bıç- kesmek +gIn |
|