bad |
~ Fa bād باد rüzgâr, yel << OFa vād a.a. ≈ Ave vāta- a.a. << HAvr *h₂wéh₁n̥ts (*awḗn̥ts) esen şey, a.a. < HAvr *h₂weh₁- (*awē-) esmek |
|
badana |
~? Ar biṭāna(t) بطانة [#bṭn fiˁāla(t) mr.] astar, giysi veya döşeğin iç yüzü < Ar baṭn بطن karın, iç yüzü |
|
bade |
~ Fa bāde باده [pp.] 1. olmuş, olgun, 2. şarap (≈ OFa bādag a.a. ) < Fa budan بدن olmak +a |
|
badehu |
~ Ar baˁdahu بعدهُ ondan sonra < Ar baˁd بعد [#bˁd] sonra |
|
badem |
~ Fa bādām/bāyām بادام/بايام badem << OFa wādām a.a. ≈ Sans badama/vatama वाताम a.a. |
|
badi1 |
~? Ar baṭṭ بطّ [#bṭṭ] ördek |
|
badi2 |
~ İng (Amer) buddy yakın arkadaş, yoldaş < İng (Amer) bud (ABD zenci ağızlarında) kardeş < İng (Amer) brother erkek kardeş << HAvr *bʰréh₂tēr (*bʰrā́tēr) a.a. |
|
badigard |
~ İng bodyguard tam gövde koruması sağlayan güvenlik elemanı, koruma § İng body gövde + İng guard koruma |
|
badik |
< TTü pati/badi ördek, ördek gibi salınarak yürüyen < çoc |
|
badire |
~ Ar bādira(t) بادرة [#bdr fāˁila(t) fa. fem.] öfke ve düşüncesizlikle yapılan şey veya söylenen söz ve bundan kaynaklanan kötülük < Ar badara بَدَرَ aniden geldi, uğradı |
|
badminton |
~ İng badminton tüylü hafif topla oynanan bir tür tenis < öz Badminton House Gloucestershire'da Beaufort Dükü'nün malikânesi |
|