baza |
~ Fr base altlık, temel, taban, altyapı |
|
bazalt |
~ Fr basalte koyu renkli bir volkanik kaya << Lat basaltes a.a. ~ EYun basanítēs βασανίτης a.a. < EYun básanos βάσανος mihenk taşı, altın ayarını sınamak için kullanılan kara bir taş (~? Prakrit pāsāna taş ) |
|
bazan |
< Ar baˁḍ بعض [#bˁḍ faˁl ] birtakım, bazı, biraz +an |
|
bazı |
~ Ar baˁḍi بَعْضِ bir kısmı (genitif) < Ar baˁḍ بعض [#bˁḍ faˁl msd.] bir kısım, bazı, birtakım < Ar baˁaḍa بَعَضَ ısırık aldı, (sinek) soktu |
|
bazilika |
~ Lat basilica Roma imparatorluğunda bir tür kamu binası ~ EYun stoa basilikḗ στοα βασιλική «kral revakı», Atina'da yüksek mahkeme olarak kullanılan revak < EYun basileús βασιλεύς kral +ik° |
|
bazlama |
bazlamaç [ Sultan Veled, Divan, <1420] << TTü bazlamac tepsi ekmeği < TTü bazı/baza hamur yumağı, bir ekmeklik hamur parçası ≈? Yun/EYun máza a.a. Not: Homeros'tan beri kaydedilmiş olan Yun máza sözcüğü ile anlam birliği dikkat çekici olmakla beraber, Yunancadan direkt alıntı olasılığı zayıftır. Azericede kullanılan bozlama (a.a.) biçimi, geç bir evrimi temsil eder. 29.10.2020 |
|
bazu |
~ Fa bāzū بازو kol, önkol << OFa bāzūg a.a. ≈ Ave bāzu- a.a. ≈ Sans bāhu a.a. << HAvr *bʰeh₂ǵʰú-s (*bʰāǵʰú-s) a.a. |
|
bazuka |
~ İng bazooka elde taşınan roketatar < ? |
|
be |
: ünl hitap ünlemi |
|
be+ |
~ Fa ba به ile, beraber, yanında, aracılığıyla (edat) << OFa pad karşı, karşı karşıya << EFa pati- a.a. ≈ Ave paiti- a.a. |
|
beach |
~ İng beach plaj, kumsal |
|