etek |
<< ETü etek giysi eteği |
|
eter |
~ Fr éther 1. atmosferin en üst tabakası, 2. uçucu bir madde ~ EYun aithḗr αιθήρ gökyüzü, göğün ışıklı katmanı < EYun aíthō αίθω parlamak, yanmak |
|
etfal |
~ Ar aṭfāl أطفال [#ṭfl afˁāl çoğ.] çocuklar < Ar ṭifl طفل [t.] çocuk |
|
etıbba |
~ Ar aṭibbāˀ أَطِبَّاء [#ṭbb afˁilā çoğ.] tabipler < Ar ṭabīb [t.] |
|
etik |
~ Fr éthique ahlak, ahlaki ~ EYun ēthikós ἠθικός ahlaka ilişkin < EYun êthos ἦθος örf, adap, ahlak, töre +ik° |
|
etiket |
[ Ali Seydi, Lisan-ı Osmanide Müstamel Lugat-i Ecnebiye, 1911] ~ Fr étiquette [küç.] yafta < EFr estiquier iliştirmek, yapıştırmak +et° ~ Ger *stikan saplamak, sivri şey sokmak << HAvr *(s)tei̯g- sivri şey batırmak, saplamak, delmek → tiz Not: Aynı kökten EYun stízō "batırmak, saplamak", Ave taeġa- "mızrak". Benzer sözcükler: etiketlemek 07.08.2020 |
|
etil |
~ Fr éthyle / Alm äthyl kimyada bir bileşik ☼ (İlk kullanım: 1834 Justus Liebig, Alm. kimyager.) < Alm Äther eter |
|
etimoloji |
~ Fr étymologie sözcüklerin kökeni ve evrimini inceleyen bilim ~ EYun etymología ετυμολογία a.a. < EYun étymon έτυμον [n.] bir şeyin aslı, doğrusu < EYun étymos έτυμος gerçek, asıl |
|
etiyoloji |
~ Fr étiologie tıpta bir hastalığın nedenlerinin incelenmesi < EYun aitiá αιτιά sebep, sorumluluk << HAvr *h₂éi̯-ti- (*ái̯-ti-) < HAvr *h₂ei̯- (*ei̯-) tayin etmek |
|
etken |
< TTü et- +(g)An |
|
etki |
< TTü et- +gU |
|