fantom |
~ Fr fantôme / İng phantom hayalet ~ Lat phantasma a.a. ~ EYun phántasma ϕάντασµα a.a. < EYun phantázō φαντάζω hayal görmek +ma(t) |
|
fanus |
~ Ar fānūs فانوس [#fns] lamba, fener ~ EYun phanós φανός [dev.] a.a. < EYun phaínō φαίνω, φα- aydınlanmak, aydınlatmak |
|
fanzin |
~ İng fanzine bir şarkıcı veya müzik grubu hayranlarının çıkardığı amatör dergi < İng fan magazine |
|
far1 |
~ Fr phare 1. deniz feneri, 2. otomobil ışığı ~ EYun pháros φάρος deniz feneri < öz Pháros İskenderiye açığında deniz feneriyle ünlü ada |
|
far2 |
~ Fr fard [dev.] gözkapağı boyası < Fr farder makiyaj yapmak, yüzünü boyamak << Ger *farwidon boyamak |
|
faraş |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] ~ Ar farāş فراش [#frş fiˁāl mesl.] 1. kelebek, 2. kürek kemiği, kafatasının yan kemiği < Ar faraşa فرش yaydı, açtı, döşedi → mefruşat 02.03.2019 |
|
faraza |
~ Ar farḍan فرضاً [zrf.] farz olarak, kural veya varsayım gereği < Ar farḍ فرض [#frḍ] zorunlu kabul, yasa, varsayım |
|
farazî |
< Ar faraḍī فَرَضى [nsb.] farza dair, farzî < Ar faraḍ فَرَض [#frḍ faˁal ] zorunlu kabul, yasa, varsayım +ī |
|
farbala |
~ Fr falbala süsleme amacıyla kullanılan geniş kurdele ≈ Prov farbella a.a. < ? |
|
fare |
~ Ar faˀra(t) فأرة [#fAr faˁla(t) ] dişi fare veya tek bir adet fare / Ar faˀr فأر fare (kollektif isim) |
|
farenjit |
~ Fr pharyngite boğaz enfeksiyonu < EYun phárynks, pharyng- φάρυνξ, φαρυγγ- boğaz +itis <? HAvr *bʰer-² delmek (Kaynak: Watkins sf. 10.) |
|