fesat |
~ Ar fasād فساد [#fsd faˁāl msd.] bozulma, işlevini yitirme < Ar fasada فَسَدَ bozuldu, kötüleşti |
|
fesih |
~ Ar fasχ فَسْخ [#fsχ faˁl msd.] 1. kol veya bacağını çıkarma, sakatlama 2. hukuken bozma, bir borcu veya yükümlülüğü ortadan kaldırma < Ar fasaχa فَسَخَ sakatladı, hukuken geçersiz kıldı (≈ Aram pisēḥ פִסֵח sakat, topal ≈ Akad pissū a.a. ) |
|
fesleğen |
~ Yun vasilikón βασιλικόν [n.] «kral otu», şifalı bir bitki, ocimum basilicum < Yun vasilikós βασιλικός krala ait, kralî < EYun basileús βασιλεύς kral +ik° |
|
festekiz |
< ? |
|
festival |
~ Fr festival bayram, belirli tarihte yapılan toplu eğlence << Lat dies festivalis bayram günü < Lat festivus bayramlık +al° < Lat festa yortu, bayram +(t)iv° < ALat fēsia bir tanrıya adanan gün, yortu << HAvr *dʰeh1s- (*dhēs-) tanrı |
|
fesuphanallah | ||
feta |
~ Yun féta φέτα beyaz peynir ~ İt fetta dilim <? Lat findere, *fict- yarmak, dilmek |
|
fetbaz |
<< TTü fendbaz hilebaz, numaracı |
|
fetha |
~ Ar fatḥa(t) فتحة [#ftḥ faˁla(t) mr.] 1. açılım, açılma, 2. Arap yazısında a sesini belirten hareke < Ar fataḥa فتح açtı (≈ Aram patāḥ פַתָח Arami yazısında uzun a sesini belirten nokta ) |
|
fetih |
~ Ar fatḥ فَتْح [#ftḥ faˁl msd.] açma, (mec.) başarma, bir yeri İslam egemenliğine açma < Ar fataḥa فَتَحَ açtı |
|
fetiş |
~ Fr fétiche doğaüstü güçler atfedilen nesne, put ☼ (İlk kullanım: 1760 C. de Brosses, Le Culte des Dieux Fétiches'de.) ~ Port feitiço 1. el yapımı, mamul, 2. Afrika'nın Gine sahiline özgü tılsım heykelciği << OLat facticius el yapımı, mamul < Lat facere, fact- yapmak +ic° |
|