gür2 |
: onom gök gürültüsü sesi, çınlama ve patlama sesi |
|
gürbüz |
~ Fa gurbuz/ġurbuz گربز küstah, edepsiz, kurnaz |
|
güren |
~ Yun krános κράνος kızılcık ağacı ve yemişi << EYun kránon, kráneia κράνον a.a. |
|
güreş |
<< TTü gürenç/güreş kavga sporu < OTü küren-/küre- yiğitlenmek +Iş < ETü kür yiğit, mağrur +(g)A- |
|
güreş|mek |
<< ETü küreş- boy ölçüşmek < ETü küre- güç göstermek +Iş- < ETü kür güçlü, galip +(g)A- |
|
gürgen |
"bir ağaç, carpinus" [ Evliya Çelebi, Seyahatname, 1665] < ? Not: Karş. Erm garbeni կարպենի, Yun gábros γάβρος, Lat carpinus (a.a.). Öte yandan TTü gürgen "toprağı açarak ölüleri yiyen masal yaratığı" (<1700). 26.10.2017 |
|
güruh |
~ Fa/OFa gurōh گروه küme, insan topluluğu ≈ Fa gurōhe گروهه top, küre, her türlü yuvarlak nesne |
|
gürz |
~ Fa gurz گرز ağır topuz, tokmak << OFa varz/vazr a.a. ≈ Ave vazra- a.a. |
|
güt|mek |
<< ETü küt- beklemek, gözetmek << ETü kü-/küd- beklemek |
|
güve |
<< ETü küge/küye güve |
|
güveç |
<< ETü küdeç pişmiş topraktan yapılan yemek kabı < ETü küd- beklemek +(g)Aç |
|