güven |
Türkiye Türkçesi güven- fiilinden türetilmiştir. |
|
güven|mek |
Eski Türkçe küven- "(kendiyle) övünmek, böbürlenmek" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe kǖ veya küv "gurur, övünme" sözcüğünden Eski Türkçe +(g)An- ekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe yazılı örneği bulunmayan *kü- kökünden Eski Türkçe +I(g) ekiyle türetilmi olabilir; ancak bu kesin değildir. |
|
güvence |
Yeni Türkçe güven sözcüğünden Yeni Türkçe +çA ekiyle türetilmiştir. |
|
güvercin |
Eski Türkçe kögerçin veya kögürçin "güvercin" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe köger- "mavileşmek, göğermek" (NOT: Bu sözcük Eski Türkçe kȫk "mavi" sözcüğünden Eski Türkçe +Ar- ekiyle türetilmiştir.) ve Eski Türkçe +çin "kuş adlarında görülen bir bileşen" sözcüklerinin bileşiğidir. |
|
güverte |
Venedikçe covèrta "kapak, gemilerde ambar üstü tabanı" sözcüğünden alıntıdır. Venedikçe sözcük Geç Latince ve İtalyanca aynı anlama gelen coperta sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük Latince cooperire "kapamak" fiilinden türetilmiştir. Latince fiil Latince aynı anlama gelen operire fiilinden con+ önekiyle türetilmiştir. |
|
güvey |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) Eski Türkçe: [ Uygurca Budist metinler, 1000 yılından önce]kızlı küḏegülike [kızlı güveyli] Eski Türkçe: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073]küḏegü [[damat, güvey]] Türkiye Türkçesi: [ Meninski, Thesaurus, 1680]göyegü: Sponsus. Köken Eski Türkçe küdegü "düğün sahibi, sponsor" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe küd- "beklemek, gözkulak olmak" fiilinden Eski Türkçe +AgU ekiyle türetilmiştir. Ek açıklama Dankoff'a göre Eski Türkçe *küde- "evlenmek" fiilinden. Fakat böyle fiil kaydedilmemiştir. Karş. Eski Türkçe küḏen "düğün". • TTü /d/>/ḏ/>/y/ evrimi standarttır. Güyegü > gügey metatezinin 17. yy'dan sonra ortaya çıktığı anlaşılıyor. Benzer sözcükler güveyi 04.10.2017 |
|
güvez |
Türkiye Türkçesi gögez "koyu mor? lacivert?" sözcüğünden evrilmiştir. Türkçe sözcük Türkiye Türkçesi gök "mavi" sözcüğünden türetilmiş olabilir; ancak bu kesin değildir. |
|
güya |
Farsça gūyā گويا "1. diyen, 2. diyesin, diyeydin" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Farsça guftan, gū- گفتن, گو "söylemek, demek" fiilinden türetilmiştir. |
|
güz |
Eski Türkçe küz "sonbahar" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe kü- "beklemek" fiilinden Eski Türkçe +Uz ekiyle türetilmi olabilir; ancak bu kesin değildir. |
|
güzaf |
Farsça guzāf گزاف "boş söz, saçma" sözcüğünden alıntıdır. |
|
güzel |
Orta Türkçe gözel "hoş suret, güzel" sözcüğünden evrilmiştir. Türkçe sözcük Eski Türkçe kök "gök, mec. güzel" sözcüğünden türetilmiştir. |
|