hahiş |
~ Fa χʷāhiş خواهش istek, isteme < Fa χʷāstan, χʷāh- خواستن istemek +iş |
|
haile |
~ Ar *hāˀila(t) هائلة [#hwl fāˁila(t) fa. fem.] «korkutucu şey» < Ar hāˀil هائل [fa.] korkunç, korku veren < Ar hāla هَالَ korkuttu |
|
hain |
~ Ar χāˀin خائن [#χwn fāˁil fa.] hıyanet eden < Ar χāna خان hainlik etti |
|
haiz |
~ Ar ḥāˀiz حائِز [#ḥwz fāˁil fa.] sahip olan, elde tutan < Ar ḥāza حَازَ elde etti, sahip oldu |
|
hak1 |
~ Ar ḥaḳḳ حَقّ [#ḥḳḳ faˁl msd.] «yasaya, hakikate veya erdeme uygun olma», 1. doğruluk, hakikat, yasallık, 2. Allah'ın sıfatlarından biri (≈ İbr ḥuḳḳā חֻקָּה «(taşa veya metale) oyulmuş şey», yasa, ferman, kural < İbr/Aram ḥaḳaḳ חקק [#ḥḳḳ] oymak, (taşa ve metale) hakketmek ) |
|
hak2 |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] ~ Ar ḥakk حكّ [#ḥkk faˁl msd.] oyma, kazıma, kalemkâri < Ar ḥakka حَكَّ (metal veya ağacı) oydu, kazıdı (≈ Akad ekēku kazımak, kaşımak ) → hak1 Not: Aynı kökün Aramice biçimi ḳoph ile #ḥḳḳ 'dir. Ar ḥuḳḳa "hokka" sözcüğü Aramiceden alıntı olmalıdır. Benzer sözcükler: hakketmek 22.09.2017 |
|
hak3 |
~ Fa χāk خاك toprak << OFa χāk a.a. |
|
hakan |
<< ETü χaḳan/χaġan/χān Türk hükümdarlarının unvanı |
|
hakaret |
~ Ar ḥaḳāra(t) حقارة [#ḥḳr faˁāla(t) msd.] hakir görme, aşağılama < Ar ḥaḳara حَقَرَ aşağıladı |
|
hakaretamiz |
§ Ar ḥaḳāra(t) حقارة + Fa āmēz آميز karışan, karıştıran (< Fa/OFa āmēχtan, āmēz- آميختن, آميز karışmak, karıştırmak ) § Fa/OFa ā- آ yönelme, katılma, eklenme bildiren önek + HAvr *mei̯ḱ-, *mei̯ǵ- karışmak, karıştırmak |
|
hakem |
~ Ar ḥakam حكم [#ḥkm faˁal ] yargıç < Ar ḥakama حَكَمَ hükmetti, yargıladı |
|