kanıt |
< TTü kan- +Ut |
|
kani |
~ Ar ḳāniˁ قانع [#ḳnˁ fāˁil fa.] yetinen, kanaat getiren < Ar ḳanaˁa قَنَعَ yetindi |
|
kanin |
~ Fr/İng canine köpeğe ilişkin, köpek dişi ~ Lat caninus a.a. < Lat canis köpek +in° << HAvr *ḱwóns a.a. |
|
kaniş |
~ Fr caniche kıvırcık tüylü bir süs köpeği < Fr cane dişi ördek |
|
kanka |
~ Roma kanka arkadaş, yoldaş |
|
kannabis |
~ Lat cannabis kenevir bitkisi |
|
kano |
~ Fr canot ağaç kabuğundan oyulmuş kayık ~ İsp canoa a.a. ~ Karib |
|
kanola |
~ İng canola [abb.] yemeklik yağ üretiminde kullanılan, suni olarak geliştirilmiş bir kolza türü ☼ (İlk kullanım: 1978 Kanada.) < İng Canadian oil low acid düşük asitli Kanada yağı |
|
kanon |
~ Fr canon 1. yasa, özellikle kilise yasası, 2. ilahilere özgü koro tekniği << OLat canon yasa ~ EYun kanōn κανών 1. kargı, kamış, cetvel, 2. ölçü, yasa ~ İbr/Aram ḳanē/ḳaniyā קנה/קניא kamış, kargı |
|
kanser |
~ Lat cancer 1. yengeç, 2. kanser tümörü, kanser ~ ALat *carcr-os yengeç << HAvr *kr̥-kr̥- sert kabuklu < HAvr *kar-¹ sert |
|
kanserojen |
~ Fr cancerogène kanser-doğuran |
|