kemir|mek |
<< ETü kemür- kemirmek |
|
kemiyet |
~ Ar kammiyya(t) كمّيّة [#kmm y. msd.] miktar, nicelik < Ar kamm كمّ ne kadar +īya(t)2 |
|
kemoterapi |
~ İng chemotherapy kimyasal tedavi ☼ (İlk kullanım: 1907 Paul Ehrlich, Alm. biyokimyacı.) § EYun χēmía χημία kimya + EYun therapeía θεραπεία tedavi |
|
kenar |
~ Fa kanār/kirān كَِنار kıyı, çevre << OFa kanār/karān a.a. ≈ Ave karan- a.a. |
|
kendi |
<< ETü kentü kendi |
|
kendir |
ETü: "kenevir bitkisi" [ Uygurca İyi ve Kötü Prens Öyküsü, <1000] ~? Sans gāndhāra गान्धार 1. Hindistan'da bir ülke, bugün Afganistan'da Kandahar bölgesi, 2. kenevir bitkisinin uçları < Sans gandh- गन्ध् sivri, diken, batmak 10.04.2015 |
|
kene |
≈ Fa kane كنه kan emici bir parazit |
|
kenef |
~ Ar kanīf كنيف [#knf faˁīl sf.] 1. korunak, sığınak, 2. helâ < Ar kanafa كنف kanadı altına aldı, kucakladı, saklayarak korudu ≈ Ar kanaf كنف kanat (≈ İbr kanap כנף a.a. ≈ Aram kanpā כנפא a.a. ) |
|
keneş |
<< ETü keŋeş müşavere, şura, meclis |
|
kenet |
~ Ar kinad كند [#knd] taş blokları birbirine bağlayan demir raptiye, perçin ~ Aram kannād כַּנָּד 1. cetvel, gönye, 2. destek (Kaynak: Jastrow sf. 648.) |
|
kenevir |
~ Yun kanavúrion κανναβούριον kenevir << EYun kánnabis κάνναβις a.a. +arion ~ Akad qunnabtu a.a. |
|