mesnet |
Arapça snd kökünden gelen masnad مسند "dayanılan yer veya şey, dayanak, arka, 2. oturma yeri, taht" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sanada سنود "dayandı" fiilinin mafˁal vezninde ismi zaman ve mekânıdır. |
|
mesnevi |
Arapça maṯnawī مثنوى "her iki mısraı birbiriyle kafiyeli beyitlerden oluşan manzume" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça s̠ny kökünden gelen maṯnūˀ مثنو "ikilenmiş, ikili" sözcüğünün nisbet halidir. Bu sözcük Arapça ṯanā ثنا "ikiledi, ikiye katladı" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|
mesrur |
Arapça srr kökünden gelen masrūr مسرور "neşeli, sevinçli" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sarra سَرَّ "sevindi, güldü" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|
mest1 |
Farsça mast مست "sarhoş" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Farsça yazılı örneği bulunmayan *mayaste ميسته biçiminden evrilmiştir. |
|
mest2 |
Farsça mas مس "İslam geleneğinde mesh kabul eden bağcıksız ayakkabı" sözcüğü ile eş kökenlidir. Farsça sözcük Arapça masḥ مسح "mesh" sözcüğünden alıntıdır. |
|
mestur |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) [ Aşık Paşa, Garib-name, 1330]sanma ki maˁṣūm u yā mestūr-içün [dokunulmaz ya da örtülü olduğu için] [ anon., Dastan-ı Ahmet Harami, 1400 yılından önce]ey dildār-ı mestūr [ey kendini gizleyen gönül eri] / ne sözdir bu didigin aklını dir [topla] Köken Arapça str kökünden gelen mastūr مستور mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. "setredilmiş, örtülü" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça satara سَتَرَ "örttü" fiilininDaha fazla bilgi için setr maddesine bakınız. Ek açıklama "Yazılı" anlamına gelen diğer mestur مسطور ile karıştırılmamalıdır. 14.05.2015 |
|
mesul |
Arapça sAl kökünden gelen masˀūl مسؤل "1. kendisine soru sorulan kimse, 2. sorulan şey, soru, sorgu" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça saˀala سأل "sordu" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|
mesut |
Arapça sˁd kökünden gelen masˁūd مسعود "bahtlı, mutlu" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça saˁada سَعَدَ "talihi yaver gitti" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|
meşakkat |
Arapça şḳḳ kökünden gelen maşaḳḳa(t) مشقّة "zahmet, sıkıntı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça şaḳḳa شَقَّ "yardı, böldü, zahmet ve sıkıntı verdi" fiilinin mafˁala(t) vezninde masdarıdır. |
|
meşale |
Arapça şˁl kökünden gelen maşˁala(t) مشعلة "ışıma, ışık kaynağı, çıra" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça şaˁala شعل "ışıdı" fiilinin mafˁala(t) vezninde masdarıdır. |
|
meşayih |
Arapça şyχ kökünden gelen maşāyiχ مشايخ "şeyhler" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça şayχ شيخ "şeyh, pir, dede" sözcüğünün mafāˁil vezninde çoğuludur. |
|