mezat |
~ Ar mazād مزاد [#zyd mafˁal msd.] arttırma < Ar zāda زاد arttı, çoğaldı |
|
mezbaha |
< Ar maḏbaḥ مَذبح [#ḏbḥ mafˁal iz/m.] hayvan kesme yeri, kurban yeri < Ar ḏabaḥa ذَبَحَ hayvan kesti (≈ Aram dəbaḥ דְּבַח [#dbḥ] hayvan kesme, kurban etme ) |
|
mezbele |
~ Ar mazbala(t) مزبلة [#zbl mafˁala(t) iz/m.] çöplük < Ar zibl زِبْل çöp, dışkı |
|
mezc |
~ Ar mazc مزج [#mzc faˁl msd.] başka bir şeyle karıştırma < Ar mazaca مزج (bir şeyi bir şeyle) karıştırdı |
|
mezdeke |
~ Yun mastíχa μαστίχα sakız |
|
meze |
"tad" [ Edib Ahmed, Atebet-ül Hakayık, <1250?] ~ Fa maza مَزَه tadım, tat << OFa mija/micag a.a. Not: Güncel kullanımı muhtemelen mezelik ("tadımlık") deyiminden türemiştir. 26.02.2021 |
|
mezgit |
~ Ar mazīt مزيت/مزيّت [#zyt mufaˁˁal II mef.] yağlı < Ar zayt زيت zeytinyağı |
|
mezhep |
~ Ar maḏhab مذهب [#ḏhb mafˁal msd.] 1. gidiş, yol, rota, 2. kanı, görüş, İslam hukukundaki ekollerden her biri < Ar ḏahaba ذهب gitti, bir yol izledi |
|
meziyet |
~ Ar mazīya(t) مزيّة [#mzy faˁīla(t) ] avantaj, üstünlük, erdem |
|
mezkûr |
~ Ar maḏkūr مذكور [#ḏkr mafˁūl mef.] zikredilen, anılan < Ar ḏakara ذَكَرَ andı |
|
mezmur |
~ Ar mazmūr مزمور [#zmr] Kuran'a göre Hz. Davud'un kitabı ~ İbr mizmōr מזמור şarkı, özellikle Eski Ahit'te Hz. Davud'a atfedilen şarkılara verilen ad < İbr #zmr זמר şarkı söyleme |
|