mızık |
< TTü mızı-/mızıt- oyunbozanlık etmek < onom mız şikayet ve sıkıntı sesi |
|
mızıka |
~ İt musica müzik, musıki ~ EYun mousikḗ μουσική |
|
mızrak |
~ Ar mizrāḳ مزراق [#zrḳ mifˁāl ia.] kargı, süngü < Ar zaraḳa زرق 1. göz belertti, 2. mızrak sapladı |
|
mızrap |
~ Ar miḍrāb مِضراب [#ḍrb mifˁāl ia.] darp aleti, özellikle hallaç tokmağı < Ar ḍaraba ضَرَبَ vurdu, çaldı |
|
mi(o)+ |
~ Fr/İng myo+ [bileşik adlarda] kas ~ EYun mýs μύς kas << HAvr *múh₂s (*mū́s) 1. kas, 2. fare, 3. midye |
|
miat |
[ Hoca Sa'deddin Ef., Tacü't-Tevârih, 1574] ~ Ar maˁād مَعَاد [#ˁwd mafˁal iz/m.] 1. avdet edilen yer, 2. ahiret, kıyamet günü gidilen yer < Ar ˁāda عَادَ döndü, rücu etti, geri geldi → avdet 12.05.2015 |
|
mibzer |
~ Ar mibzar مبزر [#bzr mifˁal ia.] tohum ekme aracı < Ar bazara بزر tohum saçtı, ekti |
|
miço |
~ İt mozzo oğlan, çırak, özellikle gemi yamağı ≈ İsp mozo/mocho oğlan, çırak << Lat musteus yaş, taze |
|
mide |
~ Ar miˁda(t)/maˁda(t) مَِعْدة [#mˁd] kursak <? Ar ˁadā عَدَا [#ˁdw] (öteye, başka yere) geçti |
|
midi |
~ Fr/İng midi orta < Lat medius orta, ara << HAvr *médʰi̯o-s orta (ad) < HAvr *me-dʰi- orta (edat) |
|
midibüs |
|
|