muhasım |
~ Ar muχāṣim مخاصم [#χṣm mufāˁil III fa.] rakip, hasım < Ar χaṣama خصم çatıştı, husumet etti |
|
muhasip |
~ Ar muḥāsib محاسب [#ḥsb mufāˁil III fa.] hesap bilen, hesap tutan < Ar ḥasaba حسب hesapladı |
|
muhassala |
~ Ar muḥaṣṣala(t) [#ḥṣl mafaˁˁala(t) II mef. f.] elde edilen şey, mahsul < Ar ḥaṣala حَصَلَ üredi, husule geldi |
|
muhatap |
~ Ar muχāṭab مخاطب [#χṭb mufāˁal III mef.] kendisine hitap edilen < Ar ḥaṭaba خطب hitap etti |
|
muhatara |
~ Ar muχāṭara(t) مخاطرة [#χṭr mufāˁala(t) III msd.] tehlikeye atılma, tehlike < Ar χaṭara خَطَرَ 1. kuyruğunu (tehdit veya kaygı makamında) dikti, 2. bir düşünce veya duyguya uyandı, uyarıldı |
|
muhavere |
[ anon., Ferec ba'd eş-şidde, <1451] ~ Ar muḥāwara(t) محاورة [#ḥwr mufāˁala(t) III msd.] 1. karşılıklı konuşma, diyalog, 2. felsefede diyalektik < Ar ḥāra حَارَ geri döndü → mihver Benzer sözcükler: muhavir 11.06.2015 |
|
muhayyel |
~ Ar muχayyal مخيّل [#χyl mufaˁˁal II mef.] hayal edilmiş, hayalî < Ar χāla خَالَ hayal etti, tasavvur etti |
|
muhayyer |
~ Ar muχayyar مُخَيَّر [#χyr mufaˁˁal II mef.] seçme, seçilmiş, tercih edilen < Ar χāra خَارَ seçti, tercih etti |
|
muhayyile |
< Ar muχayyil مخيّل [#χyl mufaˁˁil II fa.] hayal eden < Ar χāla خَالَ hayal etti |
|
muhbir |
~ Ar muχbir مخبر [#χbr mufˁil IV fa.] haber veren, ihbar eden < Ar χabar خبر haber, bilgi |
|
muhik |
~ Ar muḥiḳḳ مُحِقّ [#ḥḳḳ mufˁil IV fa.] doğruyu yapan, hak gözeten < Ar ḥaḳḳa حَقّ doğru idi |
|