nota |
~ Fr note 1. işaret, alamet, hatırlatıcı, muhtıra, 2. müzik işareti << Lat nota a.a. |
|
notebook |
~ İng notebook 1. not defteri, 2. not defteri boyutunda bilgisayar |
|
noter |
~ Fr notaire a.a. << Lat notārius Roma hukukunda yazman, zabıt kâtibi < Lat notāre yazmak, not etmek, hatırlatıcı işaret koymak +ari° |
|
noyan |
~ Moğ noyan bey, kumandan (Kaynak: Less 589) |
|
nöbet |
~ Ar nawba(t) نوبة [#nwb faˁla(t) mr.] 1. sırayla yapılan şey, rotasyon, 2. hastalıkta kriz < Ar nāba ناب 1. birinin yerine geçti, nöbeti devraldı, 2. krize uğradı |
|
nöker |
OTü: [ anon., Oğuzname, <1300] ~ Moğ nökür yoldaş, arkadaş, maiyet < Moğ nökü- yanına gelmek, yamamak, eklemek ≈ ETü *ñakV- a.a. → yak-1 Not: Arkaik Türkçe /ñ/ (ny) sesi Moğolca alıntılarda /n/ olarak korunmuş, ETü ön seste 8. yy'dan sonra /y/ şeklini almıştır. WOT sf. 683, 1083. Moğolca sözcük Türkçe yakın ve yaklaş- sözcükleriyle eş kökenlidir. 26.06.2015 |
|
nöroloji |
~ Fr neurologie sinir hastalıkları uzmanlığı ~ İng neurology a.a. ☼ (İlk kullanım: Thomas Willis, İng. hekim (1621-75).) |
|
nöron |
~ YLat neuron sinir hücresi ~ EYun neúron νεύρον sinir |
|
nötr |
~ Fr neutre iki zıttan birine ait olmayan, yansız << Lat neuter «ne o ne o», a.a. § Lat ne değil + Lat uter ikisinden biri |
|
nötron |
~ YLat neutron atomik yükü nötr olan parçacık ☼ (İlk kullanım: 1932 James Chadwick, İng. fizikçi.) < Lat neuter «ikisi de değil», yansız , cinsiyetsiz |
|
nuar |
~ Fr noix 1. ceviz, 2. sokum (bir et kesimi) << Lat nux, nuc- her türlü çekirdek, özellikle ceviz << HAvr *knew-k- ceviz |
|