obüs |
~ Fr obus top mermisi ~ Alm Haubitze ağır gülle atan bir tür top ~ Çek houfnice taş fırlatan, katapult |
|
ocak |
<< ETü oçak ateş yakılan yer << ETü *ōt-çak < ETü ōt ateş +çAk |
|
ocakbaşı |
|
|
od |
<< ETü ōt ateş |
|
od(o)+ |
~ Fr/İng odo+/hodo+ [bileşik adlarda] yol ~ EYun ʰodós ὁδός yol << HAvr *sod-o-s < HAvr *sed- gitmek |
|
oda |
ETü: "çadır, ev" [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073] → od Not: Karş. Moğ utuġa/utaġa "duman tütme". • Nihai anlamı "içinde ateş yanan mekân"dır. ETü otaġ sözcüğü normal fonetik evrimle TTü odağ > oda biçimini alırken, arkaik biçim "bey çadırı" anlamında korunmuştur. Benzer sözcükler: has oda, oda servisi, odabaşı, odacı, odalık, ticaret odası Bu maddeye gönderenler: otağ 08.06.2015 |
|
odak |
< TTü od ateş +Ak |
|
odeon |
~ EYun oideîon ᾠδεῖον konser salonu, küçük tiyatro < EYun oidḗ ᾠδή [dev.] şarkı +ion < EYun aeídeō αείδεω şarkı söylemek, terennüm etmek << HAvr *h₂wei̯d- (*awei̯d-) söylemek |
|
odi(o)+ |
~ Fr/İng audio+ [bileşik adlarda] işitme < Lat audire işitmek << HAvr *h₂ewis-dʰh₁- (*awis-dʰ-) duyu-verme, kulak koyma § HAvr *h₂ew- (*aw-) duymak + HAvr *dʰeh₁- (*dʰē-) komak, kılmak |
|
odise |
~ Fr odyssée uzun ve maceralı yolculuk ~ EYun Odysséa οδυσσέα Homeros'un bir destanı < öz Odysseús Odysséa destanının kahramanı olan Ithaka kralı |
|
odisyon |
~ İng audition 1. dinleme, 2. iş için başvuran aktör veya müzisyeni deneme amaçlı dinleme ~ Lat auditio dinleme, kulak verme < Lat audire dinlemek +(t)ion |
|