pozisyon |
~ Fr position konum, durum ~ Lat positio < Lat ponere, posit- koymak +(t)ion |
|
pozitif |
~ Fr positif müspet, olumlu ~ OLat positivus 1. gramerde olumlu önerme, 2. mantıkta veri < Lat ponere, pos- koymak +(t)iv° |
|
pozitivizm |
~ Fr positivisme bilginin müspet olgu ve gözleme dayandığını savunan felsefi görüş ☼ (İlk kullanım: 1830 Auguste Comte, Fr. filozof.) |
|
pöçük |
~ Erm boçig պոչիկ [küç.] kuyrukçuk < Erm boç պոչ kuyruk (Kaynak: Acar sf. 4.98) |
|
pöhrenk |
~ Erm poğrag/poğrank փողրակ/փողրանք su kanalı, oluk (Kaynak: AcarK sf. 1077.)< Erm poğ փող boru (Kaynak: Acar sf. 4.512.) |
|
pörsü|mek |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] << TTü porsu- buruşmak <? ETü boz → boz Not: 1930'lara dek kalın sesli dizisi tercih edilir. Benzer sözcükler: pörsük 14.02.2020 |
|
pörtle|mek |
< onom pört patlama ve dışarı fırlama sesi |
|
pösteki |
< Fa pōst پوست |
|
pötibör |
~ Fr petit-beurre bir tür bisküvi § Fr petit küçük + Fr beurre tereyağı (<< Lat butyrum a.a. ) |
|
pötifur |
~ Fr petits four küçük pasta veya hamur işi § Fr petit küçük + Fr four fırın, fırın işi (<< Lat furnus fırın ) |
|
pötikare |
~ Fr petit-carreau damalı kumaş deseni § Fr petit küçük + Fr carreau kare |
|