pastil |
~ Fr pastille ağızda eriyen tablet ~ İt pastillo [küç.] baklava şeklinde kesilen şekerleme, lokum |
|
pastiş |
~ Fr pastiche bulamaç, farklı stilleri karıştırarak yapılan sanat eseri ~ İt pasticcio bulamaç < İt pasta a.a. |
|
pastoral |
~ Fr pastoral çobanlığa ilişkin, kırsal ~ Lat pastoralis a.a. < Lat pastōr çoban +al° |
|
pastör |
~ Fr pasteur / İng pastor 1. çoban, 2. Protestan vaizi ~ Lat pastor çoban < Lat pascere (hayvan) beslemek +(t)or << HAvr *peh₂- (*pā-) beslemek |
|
pastörize |
~ Fr pasteuriser [den.] yüksek ısı vererek sütteki mikropları öldürmek < öz Louis Pasteur Fransız bilim adamı (1822-1895) +ise- |
|
paşa |
"rab, hükümdar" [ Sultan Veled, Divan, <1320] <<? Fa pādişāh hükümdar → padişah Not: Anadolu Selçukluları döneminde (13. yy) türemiş saygı unvanıdır. İslam Ansiklopedisi'ndeki makalesinde J. Deny pādişāh sözcüğünden evrildiğini savunur. KT sf. baş ağa iştikakını önerir. TTü beşe = Fa beççe "erkek evlat" sözcüğüne bağlanması anlam açısından güçtür. Benzer sözcükler: paşa baba, paşa çayı, paşa kapısı, paşalık, paşazade 05.03.2020 |
|
paşmina |
~ İng pashmina bir tür ince yünlü kumaş ~ Fa paşmīne پشمينه her çeşit yünlü < Fa/OFa paşm پشم yün +īn |
|
pat(o)+ |
~ Fr/İng patho+ [bileşik adlarda] acı veya hastalık ~ EYun páthos πάθος [dev.] duygu, özellikle acı veya acıma duygusu < EYun pásχō πάσχω, παθ- hissetmek, acı duymak << HAvr *kʷn̥dʰ- < HAvr *kʷendʰ- acı çekmek |
|
pat1 |
: onom yassı şeyle vurma sesi, patlama sesi |
|
pat2 |
< ? |
|
pat3 |
~ Fr pat satrançta beraberlik ≈ İt patta/patto 1. anlaşma, ittifak, 2. oyunda beraberlik << Lat pactum anlaşma |
|