pavurya |
~ OYun pagoúria παγούρια [çoğ.] bir tür yengeç (Kaynak: DuCGr 1077)< EYun págouros πάγουρος «sert kuyruk», a.a. § EYun págos πάγος pek, katı (<< HAvr *peh₂ḱ- (*pāḱ-) a.a. ) + EYun ourá ουρά kuyruk |
|
pavyon |
~ Fr pavillon 1. çadır, özellikle gösteri çadırı, 2. ana binanın eki olarak inşa edilen küçük yapı, müştemilat ~ Lat papilio 1. kelebek, 2. bir tür çadır |
|
pay |
~ Fa pāy ayak |
|
payan |
~ Fa pāyān ڀايان son, limit < Fa pāyidan, pāy- (ayakta) durmak, kalmak +ā(n) (≈ Ave pādayati a.a. < Ave pād ayak ) |
|
payanda |
~ Fa pāyande پاينده duran şey, kalıcı, daim < Fa pāyidan, pāy- پايدن, پاى ayakta durmak, kalmak +anda |
|
payda |
YTü: [ Geometri Terimleri, 1937] < TTü pay +dA → pay Not: Atatürk tarafından bulunan kelimelerdendir. Ad çekim ekiyle ad türetilmesi Türkçede kural dışıdır. Karş. sözde, boktan (sıfat). Benzer sözcükler: ortak payda 15.01.2018 |
|
paydaş |
< TTü pay +dAş |
|
paydos |
~? Yun fayitós φαγητός yemek (ad) [mod. fayitó(n)] < EYun phagō φαγώ yemek (fiil) |
|
paye |
~ Fa pāye پايه [pp.] 1. adım, basamak, sütun ve heykel kaidesi, 2. (mec.) statü, rütbe < Fa pāyidan, pāy- پاى (ayakta) durmak +a |
|
payet |
~ Fr paillette [küç.] kumaş üzerine işlenen metal pul < Fr paille ekin sapı, saman +et° << Lat palea a.a. |
|
payidar |
~ Fa pāydār/pāyidār پايدار duran, kalıcı < Fa pāyidan پايدن durmak, kalmak |
|