sıvış|mak |
<< TTü sığış- kaçışmak < TTü sığ- +Iş- |
|
sıyanet |
~ Ar ṣiyāna(t) صيانة [#ṣwn fiˁāla(t) msd.] koruma, muhafaza etme < Ar ṣāna صَانَ korudu, sakladı |
|
sıyga |
~ Ar ṣīġa(t) صيغة [#ṣwġ fiˁla(t) mr.] 1. kalıp, form, kip, 2. Arapça gramerde kalıp ~ Ar ṣāġa kalıba döktü |
|
sıyır|mak |
<< ETü sıdır- soymak, deri yüzmek, yüzeyini kesmek, kar küremek |
|
sız|mak |
<< ETü sız- (katı şey) erimek, (sıvı) yavaş akmak, damlamak ≈ ETü sırı- (yağ, macun) bulaşmak, dışkılamak |
|
sızla|mak |
ETü: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073] << ETü sızla- acımak < onom sız/cız yanma ve acıma sesi +lA- Benzer sözcükler: sızı, sızıltı, sızlanmak, sızlatmak 09.06.2015 |
|
sibak |
~ Ar sibāḳ سِبَاق [#sbḳ fiˁāl msd.] önde veya önce olma, öncelik < Ar sabaḳa سَبَقَ önce idi, öne geçti |
|
siber |
~ İng cyber [abb.] bilgisayar ağlarına veya elektronik yönetim sistemlerine ilişkin (sıfat) < İng cybernetic |
|
sibernetik |
~ Fr cybernetique / İng cybernetic 1. yöneylem, yönetim bilimi, 2. bilgisayarlı yönetim sistemi ☼ (İlk kullanım: 1948 Norbert Wiener, Amer. matematikçi.) < EYun kybernḗtēs κυβερνήτης dümenci +ik° < EYun kybernáō κυβερνάω dümen tutmak, yönlendirmek +t° |
|
sibop |
<< TTü supap |
|
sicil |
~ Ar sicill سجلّ [#scl] mahkeme kararlarının işlendiği defter ~ Aram sigilltā [#sgl] resmi belge, berat ~ Lat sigillatum «mühürlü», a.a. ~ Lat sigilla [küç.] küçük işaret, mühür, damga < Lat signum işaret |
|