senezoik |
~ Fr cénozoïque / İng cainozoic/cenozoic «yeni hayvanat», halen içinde olduğumuz jeolojik çağ § EYun kainós καινός yeni + EYun zōion ζῷον hayvan |
|
senfoni |
~ Fr symphonie klasik müzikte bir form ~ İt sinfonia a.a. ~ EYun symphonía συμφονία sesdeşlik, ses uyumu < EYun syn+ phonḗ φονή ses +ia |
|
seng |
~ Fa sang سنگ taş << OFa sag/sang a.a. (Kaynak: Horn sf. 165) |
|
seniye |
~ Ar sanīya(t) سنيّة [#snw faˁīla(t) fem.] < Ar sanī سني [faˁīl sf.] palak, muhteşem, yüce, hükümdarlar için kullanılan bir sıfat < Ar sanā سنا parladı, ışıdı, yüceldi |
|
senkop |
~ Fr syncope gramerde bir ses veya hecenin yutulması, tıpta kısa süreli bilinç kaybı, müzikte aksak ritm ~ EYun synkópē συνκόπη kesinti, (birbirine vurarak) kırılma < EYun syn+ koptō κοπτω kesmek (<< HAvr *(s)kop- a.a. ) |
|
senkretik |
[ TDK, Felsefe ve Gramer Terimleri, 1942] ~ Fr syncrétique zıt ilkelerin bir araya gelmesiyle oluşan, karma (özellikle din) ~ EYun synkrētikós συνκρητικός Girit kentlerinin oluşturduğu federasyona ilişkin < öz (EYun) syn+ Krḗta Kρήτα Girit +ic° Benzer sözcükler: senkretist, senkretizm 06.07.2015 |
|
senkromeç |
~ İng synchro-mesh farklı hızda dönen iki dişlinin hızını eşitleyen mekanizma |
|
senkronize |
~ Fr synchroniser < EYun synχrónos συνχρόνος eşzamanlı +ise- / İng synchronize eşzamanlı olmak, eşzamanlı kılmak < EYun syn+ χrónos χρόνος zaman |
|
sensor |
~ İng sensor sinyal veya harekete duyarlı cihaz, fotoelektrik hücre < İng to sense duymak, hissetmek +()tor ~ Lat sensus duyma, duyum, algı |
|
sent |
~ İng cent doların yüzde biri ~ Fr cent yüz << Lat centum a.a. |
|
sentaks |
~ Fr syntaxe, syntact- sözdizimi ~ EYun syntáksis συντάξις a.a. < EYun syn+ tássō, tag- τάσσω, ταγ- dizmek, düzenlemek +sis |
|