spekülasyon |
~ Fr spéculation 1. gözetleme, gözlemleme, fırsat kollama [esk.], 2. fiyat hareketlerinden yararlanmak amacıyla alıp satma, 3. tahmin ve teori üzerinden akıl yürütme ~ OLat speculatio gözetleme < Lat speculari gözetlemek +(t)ion < Lat speculum gözetleme yeri, bakanak < Lat specere, spect- bakmak, gözetlemek +ul° < HAvr *sḱep-/*speḱ- gözlemek |
|
speleoloji |
~ Fr spéléologie mağarabilim < EYun spḗleon σπήλεον mağara |
|
sperm |
~ Fr sperme 1. genel anlamda tohum, 2. dölleme hücresi ~ EYun spérma σπέρμα «saçım», tohum < EYun speírō, spor- σπείρω, σπορ- saçmak, tohum ekmek +ma(t) << HAvr *sper-4 saçmak |
|
spesifik |
~ Fr spécifique özgül ~ OLat specificus bir türü tanımlayan ayırdedici özellik § Lat species 1. görüntü, dış görünüm, biçim, 2. felsefede tür (< Lat specere, spect- bakmak, seyretmek ) + Lat facere, fact- yapmak |
|
spesiyal |
~ Fr spécial özel ~ OLat specialis türe ait < Lat species 1. görüntü, dış görünüm, biçim, 2. felsefede tür +al° < Lat specere bakmak, gözetlemek |
|
spiker |
"radyoda sunucu" [ Cumhuriyet - gazete, 1935] ~ İng speaker konuşan, özellikle kamuya hitaben konuşan hatip veya sunucu < İng speak konuşmak +er << Ger *sprek- << HAvr *spreg- konuşmak 29.09.2017 |
|
spin |
~ İng spin 1. iplik eğirme, 2. ekseni etrafında hızla dönme, fırıldak ve topaç çevirme, bilardoda topa falso verme, 3. sözü döndürerek göz boyama << Ger *spinnan iplik eğirmek |
|
spinal |
~ Fr spinal omurgaya ilişkin < Lat spina 1. diken, iğne, 2. omurga << HAvr *spei̯-neh₂ (*spei̯-nā) diken < HAvr *spei̯- sivri, uç |
|
spiral |
~ Fr spiral helezoni (sıfat), helezon (ad) << OLat spiralis helezoni < EYun speîra σπεῖρα saç örgüsü gibi örgü, helezon +al° < EYun *speirō örmek |
|
spiritüel |
~ Fr spirituel 1. ruhsal, 2. esprili, nükteli ~ Lat spiritualis ruha ilişkin, ruhsal < Lat spiritus soluk, ruh +al° |
|
split |
~ İng split 1. yarma, 2. yarılmış, ikiye bölünmüş ≈ EHol splitten a.a. < ? |
|