sportmen |
~ Fr sportman sporcu ~ İng sportsman a.a. § İng sport + İng man |
|
spot |
< İng spot nokta, benek << Ger |
|
sprey |
~ İng spray 1. zerreleştirilmiş sıvı, 2. zerreleştirilmiş sıvı püskürtme, bu işi yapan aygıt < İng to spray püskürtmek, zerreleştirerek saçmak << Ger *sprēwjan << HAvr *sper-4 saçmak |
|
sprint |
~ İng sprint seğirtme, kısa mesafe koşma, kısa mesafe koşusu ~ Nor sprinta |
|
stabil |
~ Fr stable istikrarlı, sabit, kararlı ~ Lat stābilis sabit, durağan, istikrarlı < Lat stāre durmak +()bilis |
|
stabilize |
"[Fr stabiliser]" [ Cumhuriyet - gazete, 1935] ~ Fr stabilisé [pp.] sabitlenmiş, oynaklığı giderilmiş < Fr stabiliser [den.] sabitlemek, durağanlaştırmak +é < Lat stabilis sabit, durağan +ise- → stabil 15.11.2019 |
|
stadyum |
~ Fr stade / İng stadium spor sahası ~ Lat stadium özellikle koşu sahası ~ EYun stádion στάδιον 1. yaklaşık 200 metrelik uzunluk birimi, 2. bu uzunlukta yarış pisti |
|
stafilokok |
~ Fr staphylocoque salkım şeklinde toplanan bakteri türü § EYun staphylḗ σταφυλή üzüm + EYun kókkos κόκκος tane, meyve çekirdeği |
|
staj |
~ Fr stage çıraklık, meslekte deneme süresi << EFr estage 1. durak, menzil, etap, 2. manastırda çile süresi << OLat *staticum durak, menzil < Lat stāre, stat- durmak +ic° |
|
stalagmit |
~ Fr stalagmite dikit ~ YLat stalagmitae a.a. ☼ (İlk kullanım: 1654 Olaus Wormius, Dan. bilim adamı.) < EYun stalágma σταλάμα damlama, damlanan +ite |
|
stalaktit |
~ Fr stalactite sarkıt ~ YLat stalactitae a.a. +ite ☼ (İlk kullanım: 1654 Olaus Wormius, Dan. bilim adamı.) < EYun stalaktós σταλακτός [pp.] damlayan +t° < EYun stalássō σταλάσσω, σταλαγ- damlamak, damlatmak |
|