steril |
~ Fr stérile 1. kısır, doğurgan olmayan, 2. mikroptan arındırılmış ~ Lat sterilis kısır << HAvr *(s)ter- sert, katı |
|
sterlin |
~ İng sterling 11. yy'dan itibaren kullanılan gümüş para birimi << Eİng steorling yıldızcık, küçük yıldız < Eİng steorra yıldız |
|
steroid |
~ İng steroid kimyada bir organik bileşik ☼ (İlk kullanım: 1936 Callow & Young, İng. kimyacılar.) < İng sterol canlı organizmalarca üretilen bir tür yağ ☼ (İlk kullanım: 1913) < EYun stéar στέαρ don yağı, iç yağı |
|
stetoskop |
~ Fr sthétoscope göğüs dinleme cihazı ☼ (İlk kullanım: 1819 Hyancinthe Laënnec, Fr. hekim.) § EYun sthétos σθέτος göğüs + EYun skopós σκοπός gözeten, gözleyen |
|
steyşın |
~ İng station-wagon açık bagaj alanı olan otomobil < İng station durma, ayakta durma |
|
stick |
"çubuk şeklinde deodoran veya yapıştırıcı kabı" [ Milliyet - gazete, 1973] ~ İng stick çubuk, sopa << Ger *stikkon a.a. < Ger *stik- saplamak, delmek → stiker Not: Kozmetik sanayiinde "ruja (lip-stick) benzer form" anlamında kullanılmaktadır. 05.01.2016 |
|
stigma |
~ İng stigma 1. sivri uçla delmek suretiyle oluşan yara, 2. ayıplayıcı işaret, suçluluk damgası ~ Lat stigma a.a. ~ EYun stígma στίγµα sivri uçla yapılan delik, nokta < EYun stízō delmek, sivri uçla dürtmek +ma(t) < HAvr *stei̯g- delmek |
|
stiker |
~ İng sticker iliştirilen şey, etiket < İng stick [f.] iliştirmek, yapıştırmak +er << Ger *stikan delmek, saplamak |
|
stil |
~ Fr style 1. kalem, kalem kullanma şekli, yazı tarzı, 2. her türlü tarz ~ Lat stilus sivri uç, kalem ucu |
|
stiletto |
~ İng stiletto 1. ince hançer, şiş, 2. sivri topuklu kadın ayakkabısı ~ İt stiletto [küç.] ince hançer < İt stilo sivri uç, şiş +et° << Lat stilus a.a. |
|
stilo |
~ Fr/ing stylo [abb.] dolmakalem < İng stylograph a.a. ☼ (İlk kullanım: 1882 İng.) < Lat stilus sivri uç, özellikle kalem ucu |
|