yesari |
~ Ar yasārī يَسَارِى [#ysr nsb.] solak < Ar yasār يسار [faˁāl msd.] 1. talihli, kolay, 2. sol +ī < Ar yasara يَسَرَ rast geldi, kolay idi |
|
yestehle|mek |
< ? |
|
yeşer|mek |
<< ETü yaşar- yeşillenmek < ETü yaş nemli, yeşil +Ar- |
|
yeşil |
<< ETü yaşıl yaş bitki rengi < ETü yaş körpe, taze, nemli, yeşil +Il |
|
yeşim |
~ Fa yaşm/yaşb يشم/يشب değerli bir taş, yeşim << EFa/OFa yaşp a.a. ≈ İbr/Aram yaşpē יָשׁ֯פֵה a.a. ≈ Akad yaşpū a.a. |
|
yet|mek |
ETü: [ Uyğur Kağan Yazıtı, 759] << ETü yét- 1. yakalamak, gücü yetmek [geçişli fiil], 2. yeter olmak [geçişsiz fiil] Benzer sözcükler: yeni yetme, yeter, yeterince, yetinmek, yetingen, yetişmek, yetişkin, yetiştirmek, yetme, yetmez, yettirmek 21.05.2015 |
|
yetenek |
< TTü yet- +AnAk |
|
yeterlik |
< TTü yeter +lIk |
|
yeti |
< TTü yet- +I(g) |
|
yetim |
~ Ar yatīm يتيم [#ytm faˁīl sf.] anasız veya babasız, tek ve benzersiz |
|
yetki |
< TTü yet- +gU |
|